GANNİ TARLANİN HİKAYESİ
Anlatan:Hasan Küçükyıldız (1929 Doğ.)
Ağacuğun bir tek gızı varımış. ıki dene de oğlu varımış. Birisi
Topalağacukların büyük dideleri, birisi de Gumara Köyünde kalan benim
didemin didesi. Hızıroğlu'nu sonradan içgüveysi guymuş.
Gannı Tallanın hikayesi şu: Gannı Talla böyük bir talla. Killiğin
başından başlayıp taa Bana'nın oraya gadar, gırk mı, atmış mı yalan
söyletme bana, öyle büyük bir tarla. Ağacık;
-"Kim bu tallayı bir günde biçese gızımı ona vereceğin." demiş.
Hızmatgerinin demek ki gözü varımış ağacuğun gızında;
-"Ben biçerin"... "Ağa ben gidiyon." demiş.
Hızmatger gitmiş. Ağa, birez sona ortakçısını yollamış,"Bak gel"
deye.. Ortakçı habarınan geri gelmiş
-"Ağa" demiş,"Tallayı yarılamış ağa,tallayu bitürecek nerdeyse!"
ış kötü. Ağa ne yapsın, gız hızmetgere gidiya. Düşünceye dalıvemiş.
Ağa ağşama doru tallaya vamış. Bakmış kan ter içindeki hızmatger son
guvvetiynen tırpanı sallaya, "Ulan" demiş Ağa, "Türk çatlayacak, şuna
bi su veriven" demiş. Güğümüynen suyu verivemişle. Adam suyu bi
dikişde içince çatlamış, ölmüş.
Gannı Talla'nın hikayesi bu gada.
( Babamızın dedesini dedesi olan bu Ağa'nın hinliğine bakınız. Bugün
de bazıları canla başla çalışıp birşeyleri elde etmek üzereyken böyle
çatlatılmıyor mu? Bu tarla şimdi Kastamonu Zincir Fabrikasının da
üzerinde bulunduğu tarladır. Tabbi miras yoluyla parçalana parçalana
küçülmüş ama hala adı Gannı Talla (Kanlı Tarla) dır. Ben babamın
anlattığını biraz Kastamonu ağzı ile aktarmaya çalıştım. Arslan
Küçükyıldız)